23 Mart 2016 Çarşamba

Beyninizdeki Dalga Frekanslarını Değiştirerek Hayatınızı Değiştirebilirsiniz

 Konuşurken, hafif uyuklarken ya da derin uykudayken, yahut tartışırken, yangından kaçarken veya sıcak bir kahvenin eşliğinde rahatlamışken beynimizde aynı dalga frekansı mı görülür? Beynimizde farklı frekanslardaki beyin dalgaları vardır. Tıpkı bulunduğumuz ortam ve koşullara bağlı olarak beynimizdeki farklı bölgelerin aktiflendiği gibi, beyin dalgaları da durum ve koşullara göre çeşitlenmektedir.
     Frekans bir dalganın bir saniye içinde kaç kez tekrar ettiğini gösterir. Beyin dalgaları frekanslarına göre beş çeşittir.


bir-3-brain_waves
       Delta
      Bu dalgaların ilki, Delta dalgasıdır. 0 ve 4 Hz (hertz) arasında olan delta dalgası en düşük frekansa sahiptir. Derin uykuda ve yüksek empati hissettiğimiz zamanlarda beynimiz bu dalganın tahakkümündedir. Bir yaşına kadar olan bebeklerde de bu dalga baskındır. Derin, bilinçsiz ve rüyasız uykularımızda beynimiz delta dalgalarının etkisindedir. Dikkatin en zayıf olduğu evredir. Kişi hareketsiz ve uyuşuktur. Performansını artırmak isteyenler frontal lobda delta dalga frekanslarının etkinliğini azaltıp, Beta SMR frekansının etkinliğini artırmalıdır.
“Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu” olan çocukların ilgilerini çeken bilgisayar oyunlarını oynarken beta dalga frekanslarını arttırdıkları görülür. Aynı çocuklar ders dinlerken veya öğrenmeye çalışırken, odaklanmaya çalışmaları gereken zamanlarda da beyin dalgaları frontalde teta ile delta dalga marjları arasında seyrettiği için (hayaller kurmaktan, uykuya yönelmeye kadar) konsantrasyon/ dikkat sağlamakta zorlanırlar.
      Teta
     Teta dalgaları 4 ile 8 Hz arasındadır. Beyin dalgaları deltadan yüksek olmakla birlikte hâlâ yavaş aktivite olarak sınıflanır. Çoğunlukla uyku sırasında beynimiz bu dalganın etkisi altındadır. Teta dalgasının tavanıyla alfa dalgasının tabanları arasındaki evreler dünyayla iletişimin/ ilişkinin azaldığı boyuttur. Kişilerin beyninde, ergenlik duygularının ve güdülerinin etkin/ dominant olduğu dönemlerde daha çok içe dönük olarak hayal kurma/ fantezi kurma, hatıralarla ilişkili duyguları ve heyecan uyandıran olayları içeren bir dalga boyutudur. Kişilerin içedönük ruhsal yolculuklarında, odaklanma, ibadet, meditasyon gibi anlarda hissedilen duygular esnasında da beynimize hâkim olan dalgadır. Kişilerin sosyal hayatında yansımaları olan bu dalgaları, çekingenlik ve buna bağlı olarak oluşan anksiyete, huzursuzluk gibi ya da bir kısım insanlarda da çekingenliğe bağlı olarak dünyadan soyutlanma ve iç huzur gibi marjın her iki ucunu da yansıtacak şekilde gözlemlemek mümkündür.
         Alfa
     Alfa dalgasında beynimiz 8 ile 12 Hz arasındadır. Bu evrede kişi kendini rahatlamış ve huzurlu hisseder. Bu dalga etkisindeki kişi bilinçlidir ve sakin bir ruh hâli içindedir. Alfa dalgasının taban frekansları inovasyonel transın yer aldığı dalga alanıdır. Odaklanma ve öğrenmenin maksimum olduğu bu evre alfa dalgasının tavanıyla beta dalgasının tabanları arasında seyreden dalga boyutudur. Bu evrede bir konudan başka bir konuya geçmek çok kolaydır. Alfa dalgasındaki bir öğrenme faaliyeti diğer dalga frekanslarındaki öğrenme faaliyetinden (düşünsel öğrenme boyutu hariç) çok daha kısa sürelidir. Odaklanmayı artırmak için gözlerin kapatılması, düşük tınılı ezgilerin dinlenilmesi önemlidir. Alfa dalgası oksipital bölgede ve frontal bölgede yoğunluktadır. Teta dalgasının tavanıyla alfa dalgasının tabanları arasındaki evrelerde de (7–8–9–10) beyin çok üretkendir. Zihinsel beceri artar. Buluşçu zihin alanıdır. Düşünsel öğrenme oluşturulabilir. Ancak bu aralıkların öncelik prensibi olarak sol beyin yarımküresinin temporal bölgesinden başlaması gerekir. Korpus kollosumdaki iletimin güçlü ve etkin olarak sağ beyindeki temporal bölgeyi; somatosensoryel alanı, insulayı[1], teta dalgasının tavanıyla alfa dalgasının tabanları arasındaki evrelerde (7–8–9–10) elektriklendirmesi gerekmektedir. Bu da uzun süreli (6 ay ile 1 yıl arasında) öğrenim ve eğitimle çalışmayı gerektirir. Bu aşamada limbik sistemde oluşacak ilkel dürtü ve duygu alanlarının da delta tavanıyla teta tabanı arasındaki dalga frekanslarında olması gerekir. Yukarıdaki bilgiler beynin üretken olduğu inovatif/ buluşçu zihnin kapısının aralandığı alanlardaki dalga frekanslarını oluşturmaktadır.
     Beyinde frontal alandaki düşünce eylemi ve bunun davranışa dönüşmedeki başlangıç evreleri de (15–18 Hz) orta ranj beta seviyesini gerektirir.
           Düşük Beta (SMR)
       Düşük Beta 12 ile 15 Hz arasındaki dalga frekansını ifade eder. Frontal, temporal ve oksipital bölgelerde yaygındır. Kişi kendini rahatlamış, uyanık, sakin ve dingin hisseder. Ders dinlemek ve çalışmak için en uygun evredir. Odaklanma zirve yapar. Bu evrede hareket azaldığı ve odaklanma arttığı için Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu olan kişiler bu evreye getirildiğinde verimli olabilmektedir. Bu evreye beynin eğitimi için en az 6 aylık bir süre gereklidir.
        SMR, Sensory motor rythm olup bu dalganın duyusal ve motor hareketlerle ilgili olduğunu ifade etmektedir.
        Orta Ranj Beta
     Orta ranj beta dalgaları 15 ile 18 Hz arasındadır. Frontal alandaki düşünce ve bunun davranışa dönüşüm evreleri için beyindeki dalga frekansının (15–18 Hz) orta ranj beta olması gerekir. Düşünceler sol beyin yarımküresindeki Temporoparyetooksipital asosiyasyon alanından frontal alana iletilmiştir. Frontal lob davranış oluşturmak için beynin diğer alanlarından gelen bilgileri toplar (bazal gangliyonlar ve serebellum gibi). Daha sonra davranış kodlarını oluşturur. Bu evredeki kişinin farkındalık düzeyi yüksektir.
       Yüksek Beta (18 Hz Üstü)
       18 ile 25–30 Hz arasındadır. Frontal, temporal ve oksipitalda 18–20 Hz arasında tartışma ortamlarının oluştuğu beyin dalgasıdır. Hertz arttıkça tartışmanın şekli ve boyutu değişir. Hz sayısına paralel olarak konulardaki odaklanma değişir, konudan konuya, olaydan olaya, eşyadan eşyaya değişim gösterir. Hertzin daha fazla yükselmesi sonucu kişinin genel aktivasyonunda artma, bir olay olacakmış gibi tetikte durma, heyecan, huzursuzluk ve konsantrasyonda/ dikkatte azalma oluşur. Limbik sistemde, amigdalde sürekli ve çok yüksek beta, cinayetten, tecavüze, cinnetten, taşkınlığa kadar birçok semptomla kendini gösterir. Bu durumda beynin yöneticisi olan frontal lobda tetanın etkinliği vardır. Bundan dolayı kişi, mantıklı düşünemez. Bu tür kişilere yaklaşım metodu limbik sistemi ve amigdali yönlendirici teknikler olmalıdır.
       Gama
       Bu dalga genellikle 40 Hz olmakla birlikte 25 ila 100 Hz arasındadır ve talamus kaynaklıdır.
       Gama dalgası, 40 Hertzlik çok özellikli bir dalgadır. İlk hedeflenen çok güçlü şok uyarıdan sonra sekonder (ikincil) gelişebilecek içsel ve dışsal uyarıcılar limbik sistemde, talamus filtresinde ve amigdalde devre dışı bırakılır. Gama dalgası hedeflenen düşünceye net odaklanma/ konsantrasyon ve dikkatin sağlandığı, beyin dalgasının 40 Hz’e çıkarıldığı yoğun bir dalgadır. Bu beyin dalgası düşüncenin içeriğine bağlı olarak beynin farklı alanlarını aktifler ve buna bağlı olarak farklı özellikler/belirtiler görülür. Eğer bu düşünce 40 Hz’lik bir dalga frekansı oluşturan bir aşk tutulmasıysa ve sürekli devam eden düşünce kaudat alanını aktifliyorsa, aşk düşüncesi ve aşk bağımlılığı ortaya çıkar. Beynindeki ilk tetikleyici gama dalgasından daha kuvvetli olmayan hiçbir düşünce dalgası, aşığa mutluluk vermez. Diğer bütün duygular onun yanında yavan kalır. Biz buna aşk tutkusu diyoruz. Gama dalgasının zirvesinde aktiflenen duygular, Evrenin Sahibi’ne karşı yönlendirilirse, kişiyi Allah aşkından başka hiçbir şey tatmin etmeyecektir. Beynin sağ lobunda angüler gyrus, silvius yarığının derini, paryatel bölge[2]deki hücre mimarisi 3,1,2, alanlarının özel hazırlanmış tekniklerle uyarılması/ elektriklendirilmesi /nurlandırılması durumunda beyindeki nöron ağları güçlenir ve yeni sinir devreleri oluşur. Buna bağlı olarak sürekli kimyasal (nörotransmiter ve hormonların) bombardımanına maruz kalır. Gama dalgasının başlangıcındaki hertz sürecini oluşturacak uyarıcılar, belli bir süre gerektiren eğitimle oluşur. Ancak, doğru tekniklerle düşüncenin eğitilmesi ve anahtar hâline getirilmesi gerekir. Beynin yukarda saydığımız alanlarında, 40 Hz’lik bir yoğunluk oluşursa, sezgisel düşünce de ortaya çıkar ki bu anlara “ilham” diyoruz. Gama dalgasının oluşmasının düşünce, duygu, beyindeki ilgili alan ve zaman sürecine göre farklı özellikler barındırdığını, aynen iki taraflı bir kılıç gibi keskin olduğunu, doğru yollar, doğru projeler ve tasarımlar için kullanılırsa yararlı olacağını; ancak içeriği işe yaramayan duygu, düşünce ve kavramlar için beyin alanlarını aktiflemesiyle/ uyarmasıyla takıntı ve ketlenmeler oluşacağını da ifade etmek istiyorum.
Saygı ve sevgilerimle.
Dr. Habib Demirel

[1]      Üzüntü, tiksinti ve kayıp durumlarında harekete geçen beyin yapısı.
[2]      Beynin üst tarafında olup mekânsal yönü tayin eder.
ALINTI: http://www.habibdemirel.com/beyindeki-cesitli-dalga-frekanslari/

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder